genc__osman
31.10.2011, 09:45
Menemen'de marul ve domates fidesi üretiminde kullanılan solucan gübresi istenilen sonuçları verdi.
Gediz Havzası'nı tarımsal kirlilikten korumak üzere kimyasal gübreye alternatif olarak üretilen, Menemen'de marul ve domates fidesi üretiminde kullanılan solucan gübresi istenilen sonuçları verdi. Projeyi gerçekleştiren öğrencilerini kutlayan Prof. Dr. Akın Olgun, "Solucan gübresiyle Türk tarımı ilk kez tanışıyor. Çok önemli, yararları olan bu gübrenin kullanımının yaygınlaşması önemli. Bu topluma karşı üniversitenin borcunu ödeyeceği bir proje" dedi.
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından, Ege Derneği ve Menemen Ziraat Odası işbirliğiyle uygulanan, Coca-Cola Hayata Artı Vakfı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Yaşama Dair Vakıf (YADA) ortaklığıyla yürütülen Hayata Artı Gençlik Programı tarafından desteklenen "Gediz Dostu Çevreci Solucanlar" projesi ilk yılını "Hasat Şenliği" ile kapattı. Ziraat Fakültesi Yükseklisans öğrencileri Esma Göze ve Burhan Özlap ile Ege Derneği'nden Alp Tunay'dan oluşan proje ekibi, "Solucan hasadı" etkinliğinde projenin sonuçlarını anlattı.
2010 Ekim'de başlayan projenin yıl sonu etkinliğine Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Akın Olgun, Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hülya İlbi, Menemen Ziraat Odası Başkanı Metin Karagöl, Ege Derneği Başkanı Murat Gültekin ve Coca-Cola yetkilileri katıldı.
Projeyi destekleyip katkıda bulunanlara teşekkür plaket ve belgelerinin verildiği etkinlikte proje ekibinden Esma Göze, aşamaları anlattı. Göze şunları söyledi:
"Bitkiyi besleyen özellikleri sayesinde verim artışına katkıda bulunan doğal bir gübre olan solucan gübresi üretmek ve solucan gübresinin çiftçiler arasında bilinirliğini artırmak üzere yola çıktık. Fakültemizin Menemen Araştırma Uygulama ve Üretim Çiftliği'nde 1.5 dönümlük arazide pilot uygulama alanı oluşturduk. Solucan gübresi üretmek üzere 50 bin solucan kapasiteli gübre üretim havuzu kurduk. Solucanları hayvansal, bitkisel ve mutfak artıklarıyla besleyerek organik madde içeriği yüksek gübre elde ettik. 50 bin solucan sayımızı 300 bine yükseltirken, ürettiğimiz solucan gübresiyle marul ve domates fidesi yetiştirdik. Sonrasında kimyasal gübre ve gübresiz ürettiğimiz marul ve domates fidelerini laboratuvarlarımızda analiz ettik. Solucan gübresinin, toprağın organik madde içeriğini ve su tutma kapasitesini artırdığı ortaya çıktı. Su tutma tapasitesinin artması sulamada ihtiyaç duyulan su miktarını yüzde 40-60 oranında azaltıyor. Böylelikle toprakta ve su kaynaklarında kimyasal gübre kullanımı nedeniyle ortaya çıkan kirliliği ve su kaybını önlendiği saptandı. Bu süreçte Menemen Ziraat Odası'nda düzenlenen toplantıyla çiftçilere uygulamalı olarak solucan gübresi hakkında bilgi verdik, aynı zamanda Menemen köylerini de dolaşarak 200 çiftçiye ulaştık."
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Akın Olgun, Gediz Havzası'nın Türkiye'nin en önemli su havzalarından biri olduğunu, ancak pek çok sorunu bulunduğunu söyledi. Sanayi tesisleri, yerleşim birimleri gibi sorun kaynaklarına yönelik bir şey yapamayacaklarını belirten Olgun, "Ancak Gediz Havzası'nın aşırı ilaç, kimyasal kullanımına, yeraltı sularının, toprağın kirlenmesine bağlı sorunlarına karşı üniversite olarak yapabileceklerimiz var. 'Gediz dostu, çevreci solucanlar' projesi de bunlardan biri. Bu topluma karşı üniversitenin borcunu ödeyeceği bir proje. Solucan gübresiyle Türk tarımı ilk kez tanışıyor. Yapılan çalışmalarda solucan gübresiyle üretilen ürünlerde nitrat ve nitrit oranlarını düştüğü saptandı. Bu da tüketici sağlığı açısından çok önemli. Solucan gübresinin kullanımının yaygınlaştırılması gerekir. Öğrencilerimi kutluyorum" diye konuştu.
Menemen Ziraat Odası Başkanı Metin Karagöl de toprağın havalandırması açısından solucanların yararlı olduğunu bildiğini, ancak gübresiyle ilgili projesi gündeme geldiğinde böyle bir sonuç alınacağını beklemediğini söyledi. Karagöl, "Sonuçlar çiftçilerimiz için, toplum için çok önemli" dedi.
Kaynak: DHA
Gediz Havzası'nı tarımsal kirlilikten korumak üzere kimyasal gübreye alternatif olarak üretilen, Menemen'de marul ve domates fidesi üretiminde kullanılan solucan gübresi istenilen sonuçları verdi. Projeyi gerçekleştiren öğrencilerini kutlayan Prof. Dr. Akın Olgun, "Solucan gübresiyle Türk tarımı ilk kez tanışıyor. Çok önemli, yararları olan bu gübrenin kullanımının yaygınlaşması önemli. Bu topluma karşı üniversitenin borcunu ödeyeceği bir proje" dedi.
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından, Ege Derneği ve Menemen Ziraat Odası işbirliğiyle uygulanan, Coca-Cola Hayata Artı Vakfı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Yaşama Dair Vakıf (YADA) ortaklığıyla yürütülen Hayata Artı Gençlik Programı tarafından desteklenen "Gediz Dostu Çevreci Solucanlar" projesi ilk yılını "Hasat Şenliği" ile kapattı. Ziraat Fakültesi Yükseklisans öğrencileri Esma Göze ve Burhan Özlap ile Ege Derneği'nden Alp Tunay'dan oluşan proje ekibi, "Solucan hasadı" etkinliğinde projenin sonuçlarını anlattı.
2010 Ekim'de başlayan projenin yıl sonu etkinliğine Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Akın Olgun, Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hülya İlbi, Menemen Ziraat Odası Başkanı Metin Karagöl, Ege Derneği Başkanı Murat Gültekin ve Coca-Cola yetkilileri katıldı.
Projeyi destekleyip katkıda bulunanlara teşekkür plaket ve belgelerinin verildiği etkinlikte proje ekibinden Esma Göze, aşamaları anlattı. Göze şunları söyledi:
"Bitkiyi besleyen özellikleri sayesinde verim artışına katkıda bulunan doğal bir gübre olan solucan gübresi üretmek ve solucan gübresinin çiftçiler arasında bilinirliğini artırmak üzere yola çıktık. Fakültemizin Menemen Araştırma Uygulama ve Üretim Çiftliği'nde 1.5 dönümlük arazide pilot uygulama alanı oluşturduk. Solucan gübresi üretmek üzere 50 bin solucan kapasiteli gübre üretim havuzu kurduk. Solucanları hayvansal, bitkisel ve mutfak artıklarıyla besleyerek organik madde içeriği yüksek gübre elde ettik. 50 bin solucan sayımızı 300 bine yükseltirken, ürettiğimiz solucan gübresiyle marul ve domates fidesi yetiştirdik. Sonrasında kimyasal gübre ve gübresiz ürettiğimiz marul ve domates fidelerini laboratuvarlarımızda analiz ettik. Solucan gübresinin, toprağın organik madde içeriğini ve su tutma kapasitesini artırdığı ortaya çıktı. Su tutma tapasitesinin artması sulamada ihtiyaç duyulan su miktarını yüzde 40-60 oranında azaltıyor. Böylelikle toprakta ve su kaynaklarında kimyasal gübre kullanımı nedeniyle ortaya çıkan kirliliği ve su kaybını önlendiği saptandı. Bu süreçte Menemen Ziraat Odası'nda düzenlenen toplantıyla çiftçilere uygulamalı olarak solucan gübresi hakkında bilgi verdik, aynı zamanda Menemen köylerini de dolaşarak 200 çiftçiye ulaştık."
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Akın Olgun, Gediz Havzası'nın Türkiye'nin en önemli su havzalarından biri olduğunu, ancak pek çok sorunu bulunduğunu söyledi. Sanayi tesisleri, yerleşim birimleri gibi sorun kaynaklarına yönelik bir şey yapamayacaklarını belirten Olgun, "Ancak Gediz Havzası'nın aşırı ilaç, kimyasal kullanımına, yeraltı sularının, toprağın kirlenmesine bağlı sorunlarına karşı üniversite olarak yapabileceklerimiz var. 'Gediz dostu, çevreci solucanlar' projesi de bunlardan biri. Bu topluma karşı üniversitenin borcunu ödeyeceği bir proje. Solucan gübresiyle Türk tarımı ilk kez tanışıyor. Yapılan çalışmalarda solucan gübresiyle üretilen ürünlerde nitrat ve nitrit oranlarını düştüğü saptandı. Bu da tüketici sağlığı açısından çok önemli. Solucan gübresinin kullanımının yaygınlaştırılması gerekir. Öğrencilerimi kutluyorum" diye konuştu.
Menemen Ziraat Odası Başkanı Metin Karagöl de toprağın havalandırması açısından solucanların yararlı olduğunu bildiğini, ancak gübresiyle ilgili projesi gündeme geldiğinde böyle bir sonuç alınacağını beklemediğini söyledi. Karagöl, "Sonuçlar çiftçilerimiz için, toplum için çok önemli" dedi.
Kaynak: DHA