genc__osman
16.03.2011, 12:48
Dünyada yaşanan fiyat artışları nedeniyle pamuğun yerine ekilmeye başlanan mısırda üretim alanlarının azalacağı, Çukurova'nın tekrar ''beyaz altın'' olarak anılan günlerine dönmeye başlayacağı bildirildi.
Adana Çiftçiler Birliği 2. Başkanı Mutlu Doğru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye pamuk üretiminin önemli bir kısmını karşılayan Adana ve yöresinde, çiftçilerin maliyetini kurtarmadığı gerekçesiyle önceki yıllarda pamuk ekimine küstüğünü, ancak, dünyada yaşanan son gelişmelerin bu tabloyu tersine çevirdiğini belirtti.
Dünyanın önemli pamuk üreticilerinden Hindistan ve Pakistan'daki iklimsel değişikliklerin üretimi azalttığını hatırlatan Doğru, ''Ayrıca bu ülkelerde gelir seviyesinin artmasıyla insanların pamuk üretiminden vazgeçmeleri de önemli bir etken. Çünkü pamuk, emek yoğun bir sektör. Dünyada tekstilde sentetik olmayan elyaflı ürünlere olan yöneliş ve son olarak ABD'deki stokların son yıllarda büyük miktarda erimesi gibi etkenler alt alta toplanınca, pamuk fiyatları arttı'' diye konuştu.
Çukurova'da pamuğa küsen çiftçinin, bu ürünün yerine mısır, buğday ve soya ektiğini hatırlatan Doğru, şöyle devam etti:
''Son yıllarda üretimi artan ayçiçeği, ekimi daha çok kıraç yerlerde olduğu için pamuk ekim alanının artmasından etkilenmeyecek. Ancak, ovada, yani Seyhan, Ceyhan ve Karataş'ta pamukla birlikte mısır, buğday ve soya ekiliyor. Soyayı çiftçimiz buğdayın ardından ikinci ürün olarak tercih ediyor. Pamuk ekim alanındaki artıştan en fazla mısır etkilenecek.
Geçmişte maliyetleri karşılamayınca pamuk tarlalarını yerini mısır tarlaları almıştı. Ancak bu durumun değişeceğini söyleyebiliriz. Çiftçi mısırdan vazgeçip pamuk ekecektir. Ancak, şu anda bu artışın ne kadar olacağını kesin bir rakamla söylemek mümkün değil. Yine de, büyük üreticilerden duyduğumuz ve pamuk tohumu bayilerinden aldığımız rakamlara göre, pamuk ekim alanlarında geçen yıla göre yüzde 40 civarında bir artış bekliyoruz. Bu artış, Çukurova'nın 'beyaz altın diyarı' olduğu yıllardaki ekim alanına ulaşmasını sağlamaz, onun için çok yolumuz var. Ama fiyatlar bu seviyeyi korursa, pamuktan üretici yine eskisi gibi kazanmaya başlarsa, Çukurova yine 'beyaz altın diyarı' olur.''
Doğru, pamuğun ithal edilen bir ürün olduğuna da dikkati çekerek, ''O kadar çok pamuk ithal ettik ki, komşumuz Yunanistan'ı bile pamuk üretmeye başlattık. 250-300 kilo pamukla bizden çok kazandırıp, üretime teşvik ettik. Ama artık dünyada fiyatlar yükselince Türk çiftçisi üretecek. Bu seneki artış bu ithalat açığını tamamen kapatmaz, ama gelecek açısından umut verici olur'' dedi.
Çırçır makinesi ve toplama sorunu
Ekim alanındaki bu ani artışın, bazı sorunlara da yol açabileceğini ifade eden Doğru, şöyle devam etti:
''Çukurova'da önceki yıllarda ekim azaldığından, birçok çırçır fabrikası kapandı ve tesisler Güney Doğu illerine satıldı. Geçen seneye göre yüzde 40'lık artış çok fazla değil ama mevcut fabrikaların kapasiteleri ve depolama alanları yetecek mi, bu konuda endişeliyiz.
İkinci konu ise pamuğun toplanması. Eskiden işçiyle toplanırdı, şimdi makineyle toplanıyor. Mevcut toplama makinelerİ yetecek mi? Şimdi bunları düşünüyoruz.''
Doğru, söz konusu sorunların çözümü için önerilerinin, Çukobirlik'in mevcut kapasitesini fason olarak özel sektöre açması olduğunu belirterek, ''Eğer mevcut savgın ve çırçır makineleri ile özel tüccarlara fason olarak üretim yetkisi verilirse, sorunu çözmüş oluruz. Pamuk konusunda Çukobirlik en büyük kuruluş. Alım politikası ne olacak, bu konuda da Çukobirlik'ten beklentilerimiz ve kafamızda soru işaretleri var'' diye konuştu.
Kaynak: AA
Adana Çiftçiler Birliği 2. Başkanı Mutlu Doğru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye pamuk üretiminin önemli bir kısmını karşılayan Adana ve yöresinde, çiftçilerin maliyetini kurtarmadığı gerekçesiyle önceki yıllarda pamuk ekimine küstüğünü, ancak, dünyada yaşanan son gelişmelerin bu tabloyu tersine çevirdiğini belirtti.
Dünyanın önemli pamuk üreticilerinden Hindistan ve Pakistan'daki iklimsel değişikliklerin üretimi azalttığını hatırlatan Doğru, ''Ayrıca bu ülkelerde gelir seviyesinin artmasıyla insanların pamuk üretiminden vazgeçmeleri de önemli bir etken. Çünkü pamuk, emek yoğun bir sektör. Dünyada tekstilde sentetik olmayan elyaflı ürünlere olan yöneliş ve son olarak ABD'deki stokların son yıllarda büyük miktarda erimesi gibi etkenler alt alta toplanınca, pamuk fiyatları arttı'' diye konuştu.
Çukurova'da pamuğa küsen çiftçinin, bu ürünün yerine mısır, buğday ve soya ektiğini hatırlatan Doğru, şöyle devam etti:
''Son yıllarda üretimi artan ayçiçeği, ekimi daha çok kıraç yerlerde olduğu için pamuk ekim alanının artmasından etkilenmeyecek. Ancak, ovada, yani Seyhan, Ceyhan ve Karataş'ta pamukla birlikte mısır, buğday ve soya ekiliyor. Soyayı çiftçimiz buğdayın ardından ikinci ürün olarak tercih ediyor. Pamuk ekim alanındaki artıştan en fazla mısır etkilenecek.
Geçmişte maliyetleri karşılamayınca pamuk tarlalarını yerini mısır tarlaları almıştı. Ancak bu durumun değişeceğini söyleyebiliriz. Çiftçi mısırdan vazgeçip pamuk ekecektir. Ancak, şu anda bu artışın ne kadar olacağını kesin bir rakamla söylemek mümkün değil. Yine de, büyük üreticilerden duyduğumuz ve pamuk tohumu bayilerinden aldığımız rakamlara göre, pamuk ekim alanlarında geçen yıla göre yüzde 40 civarında bir artış bekliyoruz. Bu artış, Çukurova'nın 'beyaz altın diyarı' olduğu yıllardaki ekim alanına ulaşmasını sağlamaz, onun için çok yolumuz var. Ama fiyatlar bu seviyeyi korursa, pamuktan üretici yine eskisi gibi kazanmaya başlarsa, Çukurova yine 'beyaz altın diyarı' olur.''
Doğru, pamuğun ithal edilen bir ürün olduğuna da dikkati çekerek, ''O kadar çok pamuk ithal ettik ki, komşumuz Yunanistan'ı bile pamuk üretmeye başlattık. 250-300 kilo pamukla bizden çok kazandırıp, üretime teşvik ettik. Ama artık dünyada fiyatlar yükselince Türk çiftçisi üretecek. Bu seneki artış bu ithalat açığını tamamen kapatmaz, ama gelecek açısından umut verici olur'' dedi.
Çırçır makinesi ve toplama sorunu
Ekim alanındaki bu ani artışın, bazı sorunlara da yol açabileceğini ifade eden Doğru, şöyle devam etti:
''Çukurova'da önceki yıllarda ekim azaldığından, birçok çırçır fabrikası kapandı ve tesisler Güney Doğu illerine satıldı. Geçen seneye göre yüzde 40'lık artış çok fazla değil ama mevcut fabrikaların kapasiteleri ve depolama alanları yetecek mi, bu konuda endişeliyiz.
İkinci konu ise pamuğun toplanması. Eskiden işçiyle toplanırdı, şimdi makineyle toplanıyor. Mevcut toplama makinelerİ yetecek mi? Şimdi bunları düşünüyoruz.''
Doğru, söz konusu sorunların çözümü için önerilerinin, Çukobirlik'in mevcut kapasitesini fason olarak özel sektöre açması olduğunu belirterek, ''Eğer mevcut savgın ve çırçır makineleri ile özel tüccarlara fason olarak üretim yetkisi verilirse, sorunu çözmüş oluruz. Pamuk konusunda Çukobirlik en büyük kuruluş. Alım politikası ne olacak, bu konuda da Çukobirlik'ten beklentilerimiz ve kafamızda soru işaretleri var'' diye konuştu.
Kaynak: AA