Livadi
14.10.2009, 23:00
YAĞLI TOHUMLAR (Susam-Yerfıstığı-Soya fasulyesi-Ayçiçeği-Kolza-Pamuk-Haşhaş -Aspir-Mısır
YAĞLI TOHUMLAR
İnsan beslenmesinde kalori sağlayan yiyecekler önemli bir yer tutar. Günlük ortalama 3000-3500 kalori tüketen insan organizması için bu enerjiyi sağlayabilecek en önemli yiyecek grubunu yağlan oluşturur. Yağlar, protein ve karbonhidratlarla beraber beslenmenin üç ana grubundan biridir.
Beslenmede kullanılan yağlar ihtiva ettikleri doymuş ve doymamış yağ asitleri oranına göre kalite derecesine ayrılırlar. Doymuş yağ asitlerinin düşük olması kalp ve damar rahatsızlıkları ve kolestrol tehlikesinin azatılması için tercih edilir. Doymuş yağ asidi oranının hayvansal kaynaklı yağlara göre düşük olması nedeniyle bitkisel yağlar insan beslenmesinde büyük önem taşır. Doymuş yağ asidi yüzdesi yağ cinsleri itibariyle; ayçiçeği yağında %11, soya yağında %15, mısırözü yağında %13, kolza yağında %6, zeytinyağında %14, tereyağında ise %66'dır.
Gelişmiş ülkelerde kişi başına toplam yağ tüketimi 54 kg.'a ulaşmakta, bunun 25 kg.'ını bitkisel yağlar oluşturmaktadır. Ülkemizdeki bitkisel yağ tüketimi ise kişi başına 17 kg. olup, sağlıklı bir beslenme için bunun 24 kg.'a kadar çıkartılması gerekir. Bunun için bitkisel yağ üretiminin artırılması zorunludur.
Ülkemizdeki bitkisel yağ açığının kapatılabilmesi için yağlı tohum üretimi potansiyelinin artırılmasına büyük ihtiyaç vardır. Bu açıdan, bitkisel yağ sanayiinde kullanılmakta olan ayçiçeği, pamuk ve soya fasulyesinin üretim artışını sağlamak yanında, diğer yağlı tohum bitkilerinin de yağ sanayiinin girmesi sağlanmalıdır. Yağlı tohum üretimini artırmada sadece ekiliş alanlarının diğer kültür bitkierinin aleyhine ekiliş alanlarını artırmak yerine, sulanan tarım alanlarının genişlemesine paralel olarak yağlı tohum ekilişlerinin genişletilmesi ve yüksek verimli çeşitlerin kullanılması öncelikle ele alınmalıdır. Özellikle nadas alanlarının daratılması, altennatif yağlı tohumlu bitkiler 2. ürün ekimiyle devreye sokulmalıdır.
GAP bölgesindeki sulu tarım potansiyelinin ekonomik bir verimlilikle kullanılabilmesinde yağlı tohum bitkileri önemli bir paya sahiptir. Ekonomik çıkarlara uygun yeni üretim deseninin oluşturulmasına imkan verebilmek için çiftçiler, yağlı tohum bitkilerinin önem ve özelliklerini bilmelidir. Ülkemizde üretimi yapılabilen tek yıllık tarla bitkileri ayçiçeği, mısır, susam, soya fasulyesi, mısır, kolza, pamuk ve yerfıstığıdır.
SUSAM
Susam tarımının el emeğine dayalı olarak yürütülmesi ve verimin düşük olması, yağ olarak değerlendirildiğinde üretim maliyetlerinin artmasına neden olmaktadır. Bu da diğer bitkisel yağlarla rekabet edememesi sonucunu doğurur. Helva ve tahin üretiminde kullanılan susam, 73 bin hektarlık ekim alanı ile ülkemiz için önemli bir yağ bitkisi olma özelliği taşır. Susam daneleri %50-60 yağ, %25 protein içerir. Yağın kalitesi yüksek olup hoş kokulu ve dayanıklıdır. Gelişme süresinin kısa olması nedeniyle her türlü kültür bitkisiyle munavebeye girebilir. Su tüketimi fazla olmayan susam suyun yetersiz olduğu alanlarda tek bir tav suyu verilerek yetiştirilebilir. Buna karşılık iyi bir çapa bitkisi olup gelişme süresi boyunca 1-2 çapa yeterli olur.
Susam tarımının en güç bölümü hasat ve harman işleridir. Bitki ve kapsüllerin hepsi aynı zamanda hasada gelmez. Hasatta gecikilirse alk kapsüllerde çatlamalar görüleceğinden dane kaybı meydana gelir. Bitkilerde yaprak ve kapsüllerin sararması, yaprakların tamamen veya kısmen dökülmesi, çiçeklenmenin durması, alt kapsüllerin kırmızıya dönüşüp çatlamaya başlaması, tohumların beyaz tanelerinde krem, sarı tanelilerde kırmızıya dönüşmesi susamın hasada geldiğini gösterir. Normal şartlarda 60-80 kg. ürün alınır. Her türlü kültür bitkisiyle münavebeye girebileceği gibi, özellikle küçük işletmelerde işgücünün değerlendirilmesine katkıda bulunur.
YERFISTIĞI
Dünya bitkisel yağ üretiminde kullanılan yaklaşık 8 yağ bitkisinden ilk üçü arasında yer alan yerfıstığı, baklagiller familyasından, tek yıllık ve yazlık bir bitkidir. Bileşimde %45-55 yağ, %20-25 protein, %16-18 karbonhidrat, %25 mineral madde bulunur. Hafif bünyeli, kumlu-tınlı topraklarda yetişen ve yetişme süresi boyunca 4-8 kez sulanan yerfıstığı mayıs ve haziran aylarında hasat edilen ürünlerden sonra 2. ürün olarak ekilebilir. Yerfıstığında hasat zamanının tayini büyük önem taşır. Erken hasatta ürün kalitesiz ve buruşuk taneli, verim daha düşük olur. Geciken hasatta da ginogorların çürümesi sonucu kapsül miktarında ve kalitesinde düşme olur. Erken veya geç hasatta ürünün hem kalitesi hem da veriminde düşüş görülür. Bitki yapraklarının sarardığı, kapsüllerin dolduğu, tanelerin pembe renk aldığı devrede hasada başlanır. Tüm yağlık çeşitlerde beraber çerezlik çeşitlerin üretim fazlasının ve selektör altının yağ sanayiinde değerlendirilmesi gerekir. Yerfıstığı uyumsuz şartlarda depolandığında rutubetin artmasıyla birlikte tanelerde mantar faaliyeti başlar ve yağ asitleri ayrışır. Depolanacak kabuklu fıstıklarda nem %10'un altında, iç fıstıklarda %6-8, depo rutubeti ise %60 civarında olmalıdır.
SOYA FASULYESİ
Soya fasulyesi tohumunda ihtiva ettiği %18 oranındaki yağ nedeniyle yağ bitkisi olarak tanımlanır. Ayrıca küspesi hayvan beslenmesinde kullanılan çok değerli bir protein kaynağıdır. Soya aynı zamanda toprağa organik madde ve azot sağlıyarak toprağın verimliliğini artıran önemli bir münavebe bitkisidir. Soya fasulyesinin sulanabilir tüm tarım alanlarında ekimi yapılabilir. Tarım topraklarının en az dört yılda bir soya ekimiyle ıslah edilmesi sağlanmalıdır.
Soya fasulyesi ana ürün veya 2. ürün olarak ekilebilir. Ana ürün olarak ilkbahar yağışlarıyla beraber Mart-Nisan aylarında 2. ürün olarak hububat hasadından hemen sonra gecikilmeden ekilmesi gerekir. İyi bir çaba bitkisi olan soya fasulyesi, çıkış döneminden itibaren 3-4 defa sulanır. Fazla suya karşı hassas olup gereksiz sulama yapılmamalıdır.
Soya fasulyesi alt baklalar açılmadan, üst baklaların olgunlaştığı dönemde biçerdöver ile hasat edilir. Hasat sırasında dane nemi %17'nin üstünde olmamalı, rutubet miktarını azaltmak için ürün 3-5 güneşte kurutulmalıdır.
AYÇİÇEĞİ
Ülkemizdeki ekiliş alanları 800 bin hektardan 600 bin hektara düşmüş olmasına rağmen ayçiçeği en önemli yağ bitkisi durumundadır. Tohumunda ihtiva ettiği %45'lik yağ oranı ile yağ sanayinin ana hammaddesi sayılır. Mart ayından ekim ayına kadar ekilebilme imkanı bulunan ayçiçeğinin, sulanabilir tarım alanlarında özellikle şekerpancarı ile münavebeye sokulması suretiyle tarım ekonomisine daha büyük katkısı sağlanabilir.
Ayçiçeğinde yağ kalitesi ile kükürt arasında doğrusal ilişki vardır. Bu nedenle azotlu gübrenin amonyum sülfat formunda verilmesi yanında çinko ve demir takviyeli yaprak gübrelerinin de kullanılması yağ kalitesinin artırıcı rol oynar.
Ayçiçeği hasadı biçerdöverle yapılır. Verim ortalaması dekara 200 kg dolayındadır. Yağlık tohumlarda mutlaka rutubet analizi yapılmalıdır. Depolanacak yağlık tohumların %25'in üzerinde rutubet taşımamasına dikkat edilmelidir.
KOLZA
Ana vatanı Anadolu olan kolza bitkisi, kazık kökleri ile toprak altının havalanmasını sağladığından hububat ve ayçiçeği iyi bir münavebe oluşturur. Tohumunda %45 oranında yemeklik yağ ve küspesinde %67 oranında protein ihtiva etmesi nedeniyle iyi bir yağ bitkisi olduğu kadar, iyi bir yem ham maddesidir. Kışlık ve yazlık olarak tarımı yapılabilen kolza, çiçeklenmezamanı yabani formları ile tozlaşma yaptığından, bu tohumların yeniden ekiminde erüsik asit oranı %5'in üzerine çıkabilmektedir. Bu nedenle her yıl tohum yenilenmelidir.
Bilinen hiçbir zararlısı ve hastalığı olmayan kolzanın hasadında alt kapsüller gözlenmeli ve kapsüller açılmadan hasat yapılmalıdır. Hasat biçerdöverle yapılır ve normal şartlarda dekar'dan 250-300 kg. ürün alınır.
PAMUK
Bir lif bitkisi olan pamuk kütlüsü, lif ile %40 oranındaki tohumdan oluşur. Pamuk bir lif bitkisi olmasının yanı sıra tohumunda ihtiva ettiği %40 yağ oranı nedeniyle iyi bir yağ bitkisi sayılır. Üst üste pamuk ekimi toprakta tuzluluk ve çoraklık sorunlarına yol açacağından, pamuk tarımı dört yılda bir yapılmalı ve münavebe de mutlaka baklagillere yer verilmelidir.
Sıcak iklim bitkisi olan pamuk ülkemizde elle hasat edilmektedir. Çırçırlanarak kütlüden ayrılan tohumlar yağ sanayiinden işlenmek suretiyle bitkisel yağ ihtiyacının giderilmesine önemli katkı sağlar.
HAŞHAŞ
Tohumunda %50 oranında yağ bulunan haşhaşın ekilebileceği bölgeler her yıl Bakanlar Kurulunca tespit edilir. Çiftçilerin ekim için izin alması gerekir. TMO'nun ajans müdürlükleri tarafından ekim alanlarının kontrolü yapılır.
Haşhaş kışlık ve yazlık olarak ekilebilir. İyi bir çapa bitkisi olup güzlük ekimler temmuz ortalarında, yazlık ekimler temmuz sonunda hasada gelir. Haşhaş kapsülünden morfin ve türevleri üretilmektedir. Tohumlarından elde edilen yemeklik yağ içeriğinde kolestrol bulunmaması haşhaş yağınının değerini artırır. Haşhaş tohumları kavrulup ezilerek de pazarlanmaktadır. Hem ezmesi hem de tabii haldeki tohumları ekmek ve pastalara katkı olarak kullanılır.
ASPİR
Ekim alanı 134 hektar dolayında bulunan aspir, dekara 100 kg ürün verebilen, İç Anadolu bölgesinin unutulmaya yüz tutmuş potansiyel yağ bitkisidir. Tohumunda %40 oranında yağ bulunan aspirin küspesi iyi bir besi yemi hammaddesi oluşturur. Dikenli ve dikensiz formları bulunup çiçek tozları safran ve boya olarak kullanılır.
Aspir fazla bakım gerektirmez. Yağışa bağımlı kıraç alanlarda hububat münavebesine girecek ideal bir yağ bitkisi sayılır. Uygun şartlarda dekara 150 kg. ürün alınabilir.
MISIR
Sıcak iklim tahıllarından mısır bitkisi, iyi bir yem hammaddesi olmasının yanında, tohumunda ihtiva ettiği kaliteli yemeklik yağ içeriği ile yağ sanayiine girmiş bir bitkidir. Bir mısır tanesinin yaklaşık %70'i nişasta, %10'u protein, %5'i yağ ve %2'si şeker ve minerallerdir. %5'lik yağ oranı ile mısırın yağ bitkisi grubuna giremeyeceği düşünülebilir; ancak mısır yağının kaliteli özellikleri dolayısıyla yemeklik yağlar içinde önemli bir yer tuttuğu görülür. Yazlık bir bitki olan mısır, ön bitki hasadından sonra toprak sulamayla tava getirilip ekilebilir. Bir çapa bitkisi olan mısır, aynı zamanda 3-4 defa sulanır. Silajlık mısır 75-90 günde süt olum dönemine erişerek hasat edilirken, dane mısır çeşide bağlı olarak 90-120 günde hasada gelir. Hasat biçerdöverle yapılır ve dekara ortalama 800 kg ürün alınır.
YAĞLI TOHUMLAR
İnsan beslenmesinde kalori sağlayan yiyecekler önemli bir yer tutar. Günlük ortalama 3000-3500 kalori tüketen insan organizması için bu enerjiyi sağlayabilecek en önemli yiyecek grubunu yağlan oluşturur. Yağlar, protein ve karbonhidratlarla beraber beslenmenin üç ana grubundan biridir.
Beslenmede kullanılan yağlar ihtiva ettikleri doymuş ve doymamış yağ asitleri oranına göre kalite derecesine ayrılırlar. Doymuş yağ asitlerinin düşük olması kalp ve damar rahatsızlıkları ve kolestrol tehlikesinin azatılması için tercih edilir. Doymuş yağ asidi oranının hayvansal kaynaklı yağlara göre düşük olması nedeniyle bitkisel yağlar insan beslenmesinde büyük önem taşır. Doymuş yağ asidi yüzdesi yağ cinsleri itibariyle; ayçiçeği yağında %11, soya yağında %15, mısırözü yağında %13, kolza yağında %6, zeytinyağında %14, tereyağında ise %66'dır.
Gelişmiş ülkelerde kişi başına toplam yağ tüketimi 54 kg.'a ulaşmakta, bunun 25 kg.'ını bitkisel yağlar oluşturmaktadır. Ülkemizdeki bitkisel yağ tüketimi ise kişi başına 17 kg. olup, sağlıklı bir beslenme için bunun 24 kg.'a kadar çıkartılması gerekir. Bunun için bitkisel yağ üretiminin artırılması zorunludur.
Ülkemizdeki bitkisel yağ açığının kapatılabilmesi için yağlı tohum üretimi potansiyelinin artırılmasına büyük ihtiyaç vardır. Bu açıdan, bitkisel yağ sanayiinde kullanılmakta olan ayçiçeği, pamuk ve soya fasulyesinin üretim artışını sağlamak yanında, diğer yağlı tohum bitkilerinin de yağ sanayiinin girmesi sağlanmalıdır. Yağlı tohum üretimini artırmada sadece ekiliş alanlarının diğer kültür bitkierinin aleyhine ekiliş alanlarını artırmak yerine, sulanan tarım alanlarının genişlemesine paralel olarak yağlı tohum ekilişlerinin genişletilmesi ve yüksek verimli çeşitlerin kullanılması öncelikle ele alınmalıdır. Özellikle nadas alanlarının daratılması, altennatif yağlı tohumlu bitkiler 2. ürün ekimiyle devreye sokulmalıdır.
GAP bölgesindeki sulu tarım potansiyelinin ekonomik bir verimlilikle kullanılabilmesinde yağlı tohum bitkileri önemli bir paya sahiptir. Ekonomik çıkarlara uygun yeni üretim deseninin oluşturulmasına imkan verebilmek için çiftçiler, yağlı tohum bitkilerinin önem ve özelliklerini bilmelidir. Ülkemizde üretimi yapılabilen tek yıllık tarla bitkileri ayçiçeği, mısır, susam, soya fasulyesi, mısır, kolza, pamuk ve yerfıstığıdır.
SUSAM
Susam tarımının el emeğine dayalı olarak yürütülmesi ve verimin düşük olması, yağ olarak değerlendirildiğinde üretim maliyetlerinin artmasına neden olmaktadır. Bu da diğer bitkisel yağlarla rekabet edememesi sonucunu doğurur. Helva ve tahin üretiminde kullanılan susam, 73 bin hektarlık ekim alanı ile ülkemiz için önemli bir yağ bitkisi olma özelliği taşır. Susam daneleri %50-60 yağ, %25 protein içerir. Yağın kalitesi yüksek olup hoş kokulu ve dayanıklıdır. Gelişme süresinin kısa olması nedeniyle her türlü kültür bitkisiyle munavebeye girebilir. Su tüketimi fazla olmayan susam suyun yetersiz olduğu alanlarda tek bir tav suyu verilerek yetiştirilebilir. Buna karşılık iyi bir çapa bitkisi olup gelişme süresi boyunca 1-2 çapa yeterli olur.
Susam tarımının en güç bölümü hasat ve harman işleridir. Bitki ve kapsüllerin hepsi aynı zamanda hasada gelmez. Hasatta gecikilirse alk kapsüllerde çatlamalar görüleceğinden dane kaybı meydana gelir. Bitkilerde yaprak ve kapsüllerin sararması, yaprakların tamamen veya kısmen dökülmesi, çiçeklenmenin durması, alt kapsüllerin kırmızıya dönüşüp çatlamaya başlaması, tohumların beyaz tanelerinde krem, sarı tanelilerde kırmızıya dönüşmesi susamın hasada geldiğini gösterir. Normal şartlarda 60-80 kg. ürün alınır. Her türlü kültür bitkisiyle münavebeye girebileceği gibi, özellikle küçük işletmelerde işgücünün değerlendirilmesine katkıda bulunur.
YERFISTIĞI
Dünya bitkisel yağ üretiminde kullanılan yaklaşık 8 yağ bitkisinden ilk üçü arasında yer alan yerfıstığı, baklagiller familyasından, tek yıllık ve yazlık bir bitkidir. Bileşimde %45-55 yağ, %20-25 protein, %16-18 karbonhidrat, %25 mineral madde bulunur. Hafif bünyeli, kumlu-tınlı topraklarda yetişen ve yetişme süresi boyunca 4-8 kez sulanan yerfıstığı mayıs ve haziran aylarında hasat edilen ürünlerden sonra 2. ürün olarak ekilebilir. Yerfıstığında hasat zamanının tayini büyük önem taşır. Erken hasatta ürün kalitesiz ve buruşuk taneli, verim daha düşük olur. Geciken hasatta da ginogorların çürümesi sonucu kapsül miktarında ve kalitesinde düşme olur. Erken veya geç hasatta ürünün hem kalitesi hem da veriminde düşüş görülür. Bitki yapraklarının sarardığı, kapsüllerin dolduğu, tanelerin pembe renk aldığı devrede hasada başlanır. Tüm yağlık çeşitlerde beraber çerezlik çeşitlerin üretim fazlasının ve selektör altının yağ sanayiinde değerlendirilmesi gerekir. Yerfıstığı uyumsuz şartlarda depolandığında rutubetin artmasıyla birlikte tanelerde mantar faaliyeti başlar ve yağ asitleri ayrışır. Depolanacak kabuklu fıstıklarda nem %10'un altında, iç fıstıklarda %6-8, depo rutubeti ise %60 civarında olmalıdır.
SOYA FASULYESİ
Soya fasulyesi tohumunda ihtiva ettiği %18 oranındaki yağ nedeniyle yağ bitkisi olarak tanımlanır. Ayrıca küspesi hayvan beslenmesinde kullanılan çok değerli bir protein kaynağıdır. Soya aynı zamanda toprağa organik madde ve azot sağlıyarak toprağın verimliliğini artıran önemli bir münavebe bitkisidir. Soya fasulyesinin sulanabilir tüm tarım alanlarında ekimi yapılabilir. Tarım topraklarının en az dört yılda bir soya ekimiyle ıslah edilmesi sağlanmalıdır.
Soya fasulyesi ana ürün veya 2. ürün olarak ekilebilir. Ana ürün olarak ilkbahar yağışlarıyla beraber Mart-Nisan aylarında 2. ürün olarak hububat hasadından hemen sonra gecikilmeden ekilmesi gerekir. İyi bir çaba bitkisi olan soya fasulyesi, çıkış döneminden itibaren 3-4 defa sulanır. Fazla suya karşı hassas olup gereksiz sulama yapılmamalıdır.
Soya fasulyesi alt baklalar açılmadan, üst baklaların olgunlaştığı dönemde biçerdöver ile hasat edilir. Hasat sırasında dane nemi %17'nin üstünde olmamalı, rutubet miktarını azaltmak için ürün 3-5 güneşte kurutulmalıdır.
AYÇİÇEĞİ
Ülkemizdeki ekiliş alanları 800 bin hektardan 600 bin hektara düşmüş olmasına rağmen ayçiçeği en önemli yağ bitkisi durumundadır. Tohumunda ihtiva ettiği %45'lik yağ oranı ile yağ sanayinin ana hammaddesi sayılır. Mart ayından ekim ayına kadar ekilebilme imkanı bulunan ayçiçeğinin, sulanabilir tarım alanlarında özellikle şekerpancarı ile münavebeye sokulması suretiyle tarım ekonomisine daha büyük katkısı sağlanabilir.
Ayçiçeğinde yağ kalitesi ile kükürt arasında doğrusal ilişki vardır. Bu nedenle azotlu gübrenin amonyum sülfat formunda verilmesi yanında çinko ve demir takviyeli yaprak gübrelerinin de kullanılması yağ kalitesinin artırıcı rol oynar.
Ayçiçeği hasadı biçerdöverle yapılır. Verim ortalaması dekara 200 kg dolayındadır. Yağlık tohumlarda mutlaka rutubet analizi yapılmalıdır. Depolanacak yağlık tohumların %25'in üzerinde rutubet taşımamasına dikkat edilmelidir.
KOLZA
Ana vatanı Anadolu olan kolza bitkisi, kazık kökleri ile toprak altının havalanmasını sağladığından hububat ve ayçiçeği iyi bir münavebe oluşturur. Tohumunda %45 oranında yemeklik yağ ve küspesinde %67 oranında protein ihtiva etmesi nedeniyle iyi bir yağ bitkisi olduğu kadar, iyi bir yem ham maddesidir. Kışlık ve yazlık olarak tarımı yapılabilen kolza, çiçeklenmezamanı yabani formları ile tozlaşma yaptığından, bu tohumların yeniden ekiminde erüsik asit oranı %5'in üzerine çıkabilmektedir. Bu nedenle her yıl tohum yenilenmelidir.
Bilinen hiçbir zararlısı ve hastalığı olmayan kolzanın hasadında alt kapsüller gözlenmeli ve kapsüller açılmadan hasat yapılmalıdır. Hasat biçerdöverle yapılır ve normal şartlarda dekar'dan 250-300 kg. ürün alınır.
PAMUK
Bir lif bitkisi olan pamuk kütlüsü, lif ile %40 oranındaki tohumdan oluşur. Pamuk bir lif bitkisi olmasının yanı sıra tohumunda ihtiva ettiği %40 yağ oranı nedeniyle iyi bir yağ bitkisi sayılır. Üst üste pamuk ekimi toprakta tuzluluk ve çoraklık sorunlarına yol açacağından, pamuk tarımı dört yılda bir yapılmalı ve münavebe de mutlaka baklagillere yer verilmelidir.
Sıcak iklim bitkisi olan pamuk ülkemizde elle hasat edilmektedir. Çırçırlanarak kütlüden ayrılan tohumlar yağ sanayiinden işlenmek suretiyle bitkisel yağ ihtiyacının giderilmesine önemli katkı sağlar.
HAŞHAŞ
Tohumunda %50 oranında yağ bulunan haşhaşın ekilebileceği bölgeler her yıl Bakanlar Kurulunca tespit edilir. Çiftçilerin ekim için izin alması gerekir. TMO'nun ajans müdürlükleri tarafından ekim alanlarının kontrolü yapılır.
Haşhaş kışlık ve yazlık olarak ekilebilir. İyi bir çapa bitkisi olup güzlük ekimler temmuz ortalarında, yazlık ekimler temmuz sonunda hasada gelir. Haşhaş kapsülünden morfin ve türevleri üretilmektedir. Tohumlarından elde edilen yemeklik yağ içeriğinde kolestrol bulunmaması haşhaş yağınının değerini artırır. Haşhaş tohumları kavrulup ezilerek de pazarlanmaktadır. Hem ezmesi hem de tabii haldeki tohumları ekmek ve pastalara katkı olarak kullanılır.
ASPİR
Ekim alanı 134 hektar dolayında bulunan aspir, dekara 100 kg ürün verebilen, İç Anadolu bölgesinin unutulmaya yüz tutmuş potansiyel yağ bitkisidir. Tohumunda %40 oranında yağ bulunan aspirin küspesi iyi bir besi yemi hammaddesi oluşturur. Dikenli ve dikensiz formları bulunup çiçek tozları safran ve boya olarak kullanılır.
Aspir fazla bakım gerektirmez. Yağışa bağımlı kıraç alanlarda hububat münavebesine girecek ideal bir yağ bitkisi sayılır. Uygun şartlarda dekara 150 kg. ürün alınabilir.
MISIR
Sıcak iklim tahıllarından mısır bitkisi, iyi bir yem hammaddesi olmasının yanında, tohumunda ihtiva ettiği kaliteli yemeklik yağ içeriği ile yağ sanayiine girmiş bir bitkidir. Bir mısır tanesinin yaklaşık %70'i nişasta, %10'u protein, %5'i yağ ve %2'si şeker ve minerallerdir. %5'lik yağ oranı ile mısırın yağ bitkisi grubuna giremeyeceği düşünülebilir; ancak mısır yağının kaliteli özellikleri dolayısıyla yemeklik yağlar içinde önemli bir yer tuttuğu görülür. Yazlık bir bitki olan mısır, ön bitki hasadından sonra toprak sulamayla tava getirilip ekilebilir. Bir çapa bitkisi olan mısır, aynı zamanda 3-4 defa sulanır. Silajlık mısır 75-90 günde süt olum dönemine erişerek hasat edilirken, dane mısır çeşide bağlı olarak 90-120 günde hasada gelir. Hasat biçerdöverle yapılır ve dekara ortalama 800 kg ürün alınır.