Livadi
07.09.2010, 17:49
Bayramda tatlıyı fazla kaçırmayın
Pazartesi, 06 Eylül 2010
http://www.portakalagaci.com/photos/uncategorized/orgulu_cevizli_tatli.jpg
Uzmanlar ramazan bayramına yaklaşılan günler önemli uyarılarda bulundu ve “ramazan bayramını midenizin bayramı olarak görmeyin, aşırı yemekten kaçının” uyarısında bulundu.
Uzmanlar ramazan bayramına yaklaşılan günler önemli uyarılarda bulundu ve “ramazan bayramını midenizin bayramı olarak görmeyin, aşırı yemekten kaçının” uyarısında bulundu.
Uzmanlar “Bol şekerli ve tatlı yiyeceklerin, hamur işlerinin sofraları süslediği Ramazan Bayramı’nda bir çok kişinin aşırı yemek sebebiyle problemler yaşadığını belirtti ve özellikle şeker, kalp gibi kronik hastalığı olanların, hamilelerin, çocukların, yaşlıların son derece dikkatli olması gerektiğini ifade etti.
“Yeterli ve dengeli beslenme, bayramlarda dahil hayatımızın her döneminde olması gereken bir durumdur, bu sebepledir ki bayramda yiyip içtiklerimizi sağlıklı hayatın bir parçası olarak görmek ve her besin grubundan yeterli ve dengeli beslenmek gereklidir” diyen uzmanlar şu önerilerde bulundu:
· Güne mutlaka hafif bir kahvaltıyla başlanmalıdır. Besin gruplarından aşırıya kaçmadan yeterli miktarlarda alınmalı ve bunlar 3 ana - 3 ara öğüne dağıtılarak tüketilmelidir. Besinler iyi çiğnenmeli ve yavaş yavaş yenmelidir.
· Ramazan bayramı boyunca tatlı ve çikolata tüketimine dikkat edilmelidir. Eğer tatlı tüketilmek isteniyorsa şerbetli, hamur işi tatlılar yerine sütlü tatlı veya meyve salataları tercih edilmelidir. Ayrıca tatlı tercihleri ara öğünlere bırakılmalı; daha çok öğlen ile akşam arasındaki vakitte tüketilmeli, akşam ve geç saatlerde yenmemelidir.
· Bayram ziyaretlerine giderken aç olmamaya özen gösterilmelidir.
· Yemekleri yaparken veya gittiğiniz yerde yağda kızartma veya kavurma yerine ızgara, fırın, haşlama tarzı kullanılarak yapılan yemekleri tercih ediniz.
· Bayramlarda ikram edilen ve kafein içerikleri yüksek olan kola, kahve ve çay tüketimine dikkat edilmelidir. Aşırı kafein kalp ritmini bozduğu için özellikle kalp ve tansiyon hastaları 2 fincanı aşmamalıdırlar. Bu tür içecekler yerine ayran ve taze sıkılmış meyve suyu tercih edilmeli ve günlük 2-2.5 lt su içilmesi ihmal edilmemelidir.
· Bayramda fazla miktarda şekerli gıda tüketilmesi, kan şeker düzeyinin bozulmasına, kan basıncının artmasına neden olmakta bu da özellikle kalp ve şeker hastaları için ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Kan basıncının artması ve yüksek tansiyon nedeniyle kalp rahatsızlıkları ortaya çıkabilmekte ve hatta aşırıya kaçılması durumunda kalp krizini tetiklemektedir. Ayrıca unutulmamalıdır ki; normal şartlar altında birkaç günlük bayram süresince şeker, çikolata veya tatlı yemekle şeker hastası veya kalp hastası olunmaz. Ancak ailesinde bu tür hastalık bulunanlar, genetik olarak kalp ve şeker hastalığına yatkın olurlar. Bayramda fazla miktarda yemek yenilerek sindirim sisteminin yanı sıra kalp ve damar sisteminin zorlanması ya da fazla miktarda şeker tüketilmesi, genetik olarak yatkınlığı olanlarda kalp veya şeker hastalığını ortaya çıkartabilmektedir.
· Toplumumuzda var olan “hamilenin - annenin iki kişilik yemesi gerekir” düşüncesi doğru değildir. Hamilelik; annenin normal metabolizmasının üzerine bebeğin büyümesinin de eklendiği, ihtiyaçların farklılaştığı bir dönemdir. Ancak annenin yetersiz beslenmesi kadar gereğinden fazla besin tüketmesi de hem kendi hem bebeğin sağlığını olumsuz etkilemektedir.
· Ziyarete gelen konuklara kesinlikle ısrarcı davranılmamalıdır. Çünkü sevdiğimiz için iyilik diye yaptığımız ısrarlar, farkına varmadan sevdiğimiz kişilerin sağlığına zarar verebilmektedir.
· Oruç nedeniyle uzun süren açlık dönemi ve hareketliliğin azalması ile oluşan metabolizma hızındaki yavaşlamayı artırmak için bayram bir fırsat olarak görülmelidir. Vaktiniz sürekli ziyaretlerde geçiyor ve ayrıca egzersize vakit ayıramıyorsanız; bayram ziyaretlerine yürüyerek gitmeyi, asansör yerine merdivenleri kullanmayı tercih edebilirsiniz.
Pazartesi, 06 Eylül 2010
http://www.portakalagaci.com/photos/uncategorized/orgulu_cevizli_tatli.jpg
Uzmanlar ramazan bayramına yaklaşılan günler önemli uyarılarda bulundu ve “ramazan bayramını midenizin bayramı olarak görmeyin, aşırı yemekten kaçının” uyarısında bulundu.
Uzmanlar ramazan bayramına yaklaşılan günler önemli uyarılarda bulundu ve “ramazan bayramını midenizin bayramı olarak görmeyin, aşırı yemekten kaçının” uyarısında bulundu.
Uzmanlar “Bol şekerli ve tatlı yiyeceklerin, hamur işlerinin sofraları süslediği Ramazan Bayramı’nda bir çok kişinin aşırı yemek sebebiyle problemler yaşadığını belirtti ve özellikle şeker, kalp gibi kronik hastalığı olanların, hamilelerin, çocukların, yaşlıların son derece dikkatli olması gerektiğini ifade etti.
“Yeterli ve dengeli beslenme, bayramlarda dahil hayatımızın her döneminde olması gereken bir durumdur, bu sebepledir ki bayramda yiyip içtiklerimizi sağlıklı hayatın bir parçası olarak görmek ve her besin grubundan yeterli ve dengeli beslenmek gereklidir” diyen uzmanlar şu önerilerde bulundu:
· Güne mutlaka hafif bir kahvaltıyla başlanmalıdır. Besin gruplarından aşırıya kaçmadan yeterli miktarlarda alınmalı ve bunlar 3 ana - 3 ara öğüne dağıtılarak tüketilmelidir. Besinler iyi çiğnenmeli ve yavaş yavaş yenmelidir.
· Ramazan bayramı boyunca tatlı ve çikolata tüketimine dikkat edilmelidir. Eğer tatlı tüketilmek isteniyorsa şerbetli, hamur işi tatlılar yerine sütlü tatlı veya meyve salataları tercih edilmelidir. Ayrıca tatlı tercihleri ara öğünlere bırakılmalı; daha çok öğlen ile akşam arasındaki vakitte tüketilmeli, akşam ve geç saatlerde yenmemelidir.
· Bayram ziyaretlerine giderken aç olmamaya özen gösterilmelidir.
· Yemekleri yaparken veya gittiğiniz yerde yağda kızartma veya kavurma yerine ızgara, fırın, haşlama tarzı kullanılarak yapılan yemekleri tercih ediniz.
· Bayramlarda ikram edilen ve kafein içerikleri yüksek olan kola, kahve ve çay tüketimine dikkat edilmelidir. Aşırı kafein kalp ritmini bozduğu için özellikle kalp ve tansiyon hastaları 2 fincanı aşmamalıdırlar. Bu tür içecekler yerine ayran ve taze sıkılmış meyve suyu tercih edilmeli ve günlük 2-2.5 lt su içilmesi ihmal edilmemelidir.
· Bayramda fazla miktarda şekerli gıda tüketilmesi, kan şeker düzeyinin bozulmasına, kan basıncının artmasına neden olmakta bu da özellikle kalp ve şeker hastaları için ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Kan basıncının artması ve yüksek tansiyon nedeniyle kalp rahatsızlıkları ortaya çıkabilmekte ve hatta aşırıya kaçılması durumunda kalp krizini tetiklemektedir. Ayrıca unutulmamalıdır ki; normal şartlar altında birkaç günlük bayram süresince şeker, çikolata veya tatlı yemekle şeker hastası veya kalp hastası olunmaz. Ancak ailesinde bu tür hastalık bulunanlar, genetik olarak kalp ve şeker hastalığına yatkın olurlar. Bayramda fazla miktarda yemek yenilerek sindirim sisteminin yanı sıra kalp ve damar sisteminin zorlanması ya da fazla miktarda şeker tüketilmesi, genetik olarak yatkınlığı olanlarda kalp veya şeker hastalığını ortaya çıkartabilmektedir.
· Toplumumuzda var olan “hamilenin - annenin iki kişilik yemesi gerekir” düşüncesi doğru değildir. Hamilelik; annenin normal metabolizmasının üzerine bebeğin büyümesinin de eklendiği, ihtiyaçların farklılaştığı bir dönemdir. Ancak annenin yetersiz beslenmesi kadar gereğinden fazla besin tüketmesi de hem kendi hem bebeğin sağlığını olumsuz etkilemektedir.
· Ziyarete gelen konuklara kesinlikle ısrarcı davranılmamalıdır. Çünkü sevdiğimiz için iyilik diye yaptığımız ısrarlar, farkına varmadan sevdiğimiz kişilerin sağlığına zarar verebilmektedir.
· Oruç nedeniyle uzun süren açlık dönemi ve hareketliliğin azalması ile oluşan metabolizma hızındaki yavaşlamayı artırmak için bayram bir fırsat olarak görülmelidir. Vaktiniz sürekli ziyaretlerde geçiyor ve ayrıca egzersize vakit ayıramıyorsanız; bayram ziyaretlerine yürüyerek gitmeyi, asansör yerine merdivenleri kullanmayı tercih edebilirsiniz.