Mr.Muhendis
16.02.2010, 15:57
Dünyada ve ülkemizde hızlı şehirleşme sonucunda doğa bütünlüğü parçalanmakta, şehirler beton yığınlarına dönmekte, kişi başına düşen yeşil alan miktarı her geçen gün azalmakta ve insanlar yeşile, ağaç, ağaççık veya çalı formundaki bitkilere olan özlemlerini giderememektedirler. Gün geç tikçe daha dar alanlarda yaşamaya mahkum edilen insanlar göz zevklerini tatmin etmek ve yeşile olan özlemlerim azda olsa gidermek için süs bitkileri yetiştirmekte hatta bu bitkileri evlerinin içine kadar getirmektedirler.
Ülkemiz, saksıda yetiştirilen, kesme çiçek olarak tüketilen ve dış mekan bitkileri olarak kullanılan birçok türün anavatanıdır. Lale basta olmak üzere birçok sus bitkisi bu topraklarda yaratılmış ve buradan diğer ülkelere yayılmıştır Maalesef değerini bilmediğimiz yüzlerce süs bitkisi türü çeşitli yollarla ülkemiz topraklarından koparılarak kaçırılmakta ve ileride ithal yoluyla tekrar bizlere dönmektedir. Çünkü, süs bitkileri konusunda ilen ülkelerde bu materyallerden seleksiyon veya melezleme yoluyla yeni tip ve çeşitler elde edilmektedir.
Türkiye bir bağ-bahçe cenneti olduğu kadar birçok süs bitkisi için de uygun şartlara sahiptir Buna rağmen son 25 30 yıldır bu konu üzerine pek durulmamıştır. Son yıllarda özellikle kesme çiçek türleri başta olmak üzere saksılı ve dış mekan süs bitkilerinin tarım sektörü içindeki payı artmıştır. 1994 yılı verilerine göre 25 milyon dolarlık kesme çiçek ihracatı yapılmışken Türkiye'deki tüketim İSO-200 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Ancak saksılı ve dış mekan süs bitkileri satışı veya üretimi konusunda istatistiki bilgi yoktur.
İnsanoğlu doğaya ve doğal güzelliğe karşı olan yakınlığı nedeniyle her evde bir veya birkaç süs bitkisi mutlaka yer vermektedir Örnek olarak birleşik çiçekli türlerden sardunya (Pelarganîum spp), açalya (Azalea), çok yıllık ve çiçekli orman gülü (Rhudodendrori), Afrika menekşesi (Samtpaitla ionanthd), kaktüslerden palmiyelere kadar birçok saksılı, yapraktı, çiçekli ve çalı formundaki süs bitkisine her yerde rastlamak mümkündür.
Göz alıcı, stres giderici, ruh güzelliği ve dekoratif özelliklerinden dolayı evlerimize kadar giren saksılı süs bitkileri dış mekan veya kesme çiçeklere tercih edilmektedir Özellikle kentleşme sonucunda büyük şehirlerdeki yeşil alanlar, bahçeler hatta balkonlar ortadan kalktığı için evlerdeki salon süs bitkileri günümüz insanı için son derece önemli olmaktadır. İnsanların birlikte yaşamak zorunda olduğu eşyalar cansız, soğuk ve asık suratlıdır. Bu durum, yapraklı veya çiçekli saksılı süs bitkileri ile canlandırılırken insanı hayata bağlar ve ortama canlılık getirir.
İç mekan süs bitkileri dış ortamdakilere göre daha kontrollü şartlarda yetişme imkanı bulduğundan nerede olursanız olun istediğiniz tür veya çeşit süs bitkisini yetiştirebilirsiniz Çünkü dış ortamdaki toprak ve ıklım (sıcaklık, ışık, nem, yağmur, rüzgar) özelliklerini kontrol altına almak imkansızdır. İç ortamda yetiştirilen süs bitkileri özel harç konulmuş saksılarda ve nemli (mutfak), bol ışık (salon) veya az ışık (hol) alan ortamlara konularak rahatlıkla yetiştirilebilir. Ayrıca saksılı süs bitkileri uzun ömürlüdür ve kesme çiçeklere göre tercih edilirler.
Saksılı süs bitkileri sera şartlarında çoğaltıldıktan ve belli büyüklükteki kaplara dikildikten sonra evlere ulaşmaktadır. Dolayısıyla yeni ortama uyum sağlamaları, uzun ömürlü olmaları ve gelişmelerini artırarak kolayca çoğaltılabilmeleri için yetiştirme, bakım gibi teknik ve kültürel uygulamaların bilinçli bir şekilde yapılması gerekmektedir Örneğin, çok pahalı olan bir Avize çiçeği Yuğca falamentosa veya Filamingo çiçeği Anihiirntm andreanum yanlış bakım (su, beslenme, çevre, toprak, saksı) sonucunda ölür ve kaybedilir Çok değerli olan saksılı süs bitkilerinin ev veya ofislerden uzun süreli ayrılmalarda ölmemesi için alınabilecek tedbirleri şöylece sıralayabiliriz.
1. Büyük bir leğene su doldurularak süs bitkileri saksılı olarak bu leğenin etrafına dizilir ve pamuk ipler yardımıyla saksı-su bağlantısı yapılır
2. Tüm çiçekler bir odada toplanır, bir pencere hava ve ışık için açık bırakılır. Bu amaçla banyo veya mutfak kullanılabilir. Banyo küvetinin içme su doldurulur, tuğla taşlan yerleştirilerek saksılar su içinde olmayacak şekilde tuğlaların üzerine yerleştirilir. Eğer mutfaktaki ışık ve sıcaklık yeterli ise aynı işlemler lavabo içinde de yapılabilir Böylece çiçekler 3-4 ay canlı kalabilir.
3. Bahçe veya balkonlardaki saksı 11 süs bitkileri gölge yerlere çekilerek, daha büyük kaplar içine konup saksıları ıslatılarak canlı kalmaları sağlanır.
Tabiatı gereği etrafında yeşil görmeyi çok seven insanların çiçekler tarafından da sevilmesi için;
1. Saksıların yerlerinin sık sık değiştirilmemesi gerekir. Tül perdenin arkasında yetişen bir süs bitkisini güneşe çıkarmaya kalkışmayınız, bırakın orada yetişmeye devam etsin.
2. Saksılı süs bitkilerinin çiçek açmaması veya yeni yaprak oluşturmaması size küs olduğunu göstermez, aksine Fosfor istediğinin işaretidir. Bu amaçla hazır vitamin solüsyonları kullanılabilir.
3. Her yıl bir boy büyük olmak üzere saksısını yenilenmesi gerekir.
4. Dar ortamlardaki az toprak kısa sürede biteceği için mutlaka toprağı yenilenmelidir.
5. Ortam sıcaklığının 18-22 °C arasında olmasını sağlayınız.
Şekil 1.1. Pamuk ip (Fitil) ile saksıdaki süs bitkisinin su ihtiyacının uzun süreli olarak karşılanması.
Güzellik ve zarafetin sembolü olan süs bitkileri her alanda insan yaşamına girmiştir. Ekonomik olarak üretim ve maddi katkı sağlama aşaması ise 20. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Teknoloji çağında olduğumuz şu günlerde makineleşmeye paralel olarak çevre kirliliği artmış ve kentleşme sonucunda kişi başına düşen yeşil alan miktarı azalmıştır. Dolayısıyla süs bitkilerine olan talep gün geçtikse artmaktadır.
Süs bitkileri terimi çok geniş bir anlam ifade eder. Bütün bitki türleri süs bitkisi olarak kullanılabilmektedir. Bir meyve ağacı dış mekan süs bitkisi olarak kullanılabildiği gibi yabani soğanlar ile tropik ormanlardaki doğal bitkiler İç mekan süs bitkisi olarak değerlendirilebilmektedir. Bu nedenle geniş bir bitki topluluğunu kapsayan süs bitkilerini 4 grup altında incelemek mümkündür.
1. Kesme
Çiçekler: Bu grupta çelik, aşı veya doku kültürü ile çoğaltılanlar; soğanlı, yumru tu ve rizomlu olanlar ile tohumdan yetişen süs bitkileri yer almaktadır.
2. Dış Mekan Süs Bitkileri
Bu grupta ibreli ağaç ve ağaççıklar, sarınıcı, tırmanıcı, yer örtücü bitkiler, çim ve mevsimlik bordur bitkileri yer almaktadır.
3. İç Mekan Süs Bitkileri
Salon veya saksılı süs bitkileri olarak da isimlendirilen bu grupta yapraklı, çiçekli ve sarılıcı-tırmanıcı özellik gösteren salon bitkileri yer almaktadır.
4. Doğal Çiçek Soğanları
Türkiye'nin doğal florasında bulunan ve ihraç edilen Galanthus (kardelen), Leucojum ve Cyclamen gibi soğanlı çiçekler bu gruba girmektedir.
Dünya'da 145 ülke 223000 ha'lık alanda süs bitkisi üretmektedir. 11170 ha ile Japonya ilk sırada yer alırken bunu ABD (9279 ha), Hollanda (2499 ha) ve İtalya (3252 ha) izlemektedir. Türkiye'de ise sadece 300 ha'lık bir alanda çiçek üretimi yapılmaktadır. İstanbul, Bursa, Yalova, İzmir, Muğla, Samsun, Trabzon, Ankara, Kırşehir, Antalya, İçel, Adana, İskenderun, Erzurum ve Diyarbakır ilerimiz süs bitkisi üretiminde söz sahibidir. Süs bitkileri üretiminde kullanılan alan bakımından %63'lük bir pay ile dış mekan süs bitkileri ilk sırada gelirken bunu kesme çiçek (%34) ve İç mekan süs bitkileri (%3) izlemektedir. Kesme çiçek satış değerleri bakımından ülkemizde 13 000 000 dolar ile karanfil ilk sırada yer almaktadır. Bunu 102 000 dolar ile krizantem, 18 000 dolar ile gül ve 2 000 dolar ile orkide takip etmektedir. Diğer türlerin toplam satışı ise 337 000 dolardır. Kesme çiçek ihraç eden ülkelerin başında Hollanda (%70), İsrail (%6), Kenya (%4) ve Kolombiya (%4) gelmektedir. Avrupa Birliği ülkelerince ithal edilen kesme çiçekler sırası ile gül (%19), karanfil (%15), kasımpatı (10), orkide (%4) ve glayöl (%0.5)'dür. Ülkemizde süs bitkisi üretimi yapılan iller arasında 3900 da ile İzmir ilk sırada yer almaktadır. Bunu Ankara (2019 da), Antalya (1708 da) ve İstanbul (1482 da) izler. Kesme çiçek üretiminde İzmir (2777 da), Antalya (1477 da) ve Yalova (420 da) ilk üç sırada yer alır.
Ülkemiz, saksıda yetiştirilen, kesme çiçek olarak tüketilen ve dış mekan bitkileri olarak kullanılan birçok türün anavatanıdır. Lale basta olmak üzere birçok sus bitkisi bu topraklarda yaratılmış ve buradan diğer ülkelere yayılmıştır Maalesef değerini bilmediğimiz yüzlerce süs bitkisi türü çeşitli yollarla ülkemiz topraklarından koparılarak kaçırılmakta ve ileride ithal yoluyla tekrar bizlere dönmektedir. Çünkü, süs bitkileri konusunda ilen ülkelerde bu materyallerden seleksiyon veya melezleme yoluyla yeni tip ve çeşitler elde edilmektedir.
Türkiye bir bağ-bahçe cenneti olduğu kadar birçok süs bitkisi için de uygun şartlara sahiptir Buna rağmen son 25 30 yıldır bu konu üzerine pek durulmamıştır. Son yıllarda özellikle kesme çiçek türleri başta olmak üzere saksılı ve dış mekan süs bitkilerinin tarım sektörü içindeki payı artmıştır. 1994 yılı verilerine göre 25 milyon dolarlık kesme çiçek ihracatı yapılmışken Türkiye'deki tüketim İSO-200 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Ancak saksılı ve dış mekan süs bitkileri satışı veya üretimi konusunda istatistiki bilgi yoktur.
İnsanoğlu doğaya ve doğal güzelliğe karşı olan yakınlığı nedeniyle her evde bir veya birkaç süs bitkisi mutlaka yer vermektedir Örnek olarak birleşik çiçekli türlerden sardunya (Pelarganîum spp), açalya (Azalea), çok yıllık ve çiçekli orman gülü (Rhudodendrori), Afrika menekşesi (Samtpaitla ionanthd), kaktüslerden palmiyelere kadar birçok saksılı, yapraktı, çiçekli ve çalı formundaki süs bitkisine her yerde rastlamak mümkündür.
Göz alıcı, stres giderici, ruh güzelliği ve dekoratif özelliklerinden dolayı evlerimize kadar giren saksılı süs bitkileri dış mekan veya kesme çiçeklere tercih edilmektedir Özellikle kentleşme sonucunda büyük şehirlerdeki yeşil alanlar, bahçeler hatta balkonlar ortadan kalktığı için evlerdeki salon süs bitkileri günümüz insanı için son derece önemli olmaktadır. İnsanların birlikte yaşamak zorunda olduğu eşyalar cansız, soğuk ve asık suratlıdır. Bu durum, yapraklı veya çiçekli saksılı süs bitkileri ile canlandırılırken insanı hayata bağlar ve ortama canlılık getirir.
İç mekan süs bitkileri dış ortamdakilere göre daha kontrollü şartlarda yetişme imkanı bulduğundan nerede olursanız olun istediğiniz tür veya çeşit süs bitkisini yetiştirebilirsiniz Çünkü dış ortamdaki toprak ve ıklım (sıcaklık, ışık, nem, yağmur, rüzgar) özelliklerini kontrol altına almak imkansızdır. İç ortamda yetiştirilen süs bitkileri özel harç konulmuş saksılarda ve nemli (mutfak), bol ışık (salon) veya az ışık (hol) alan ortamlara konularak rahatlıkla yetiştirilebilir. Ayrıca saksılı süs bitkileri uzun ömürlüdür ve kesme çiçeklere göre tercih edilirler.
Saksılı süs bitkileri sera şartlarında çoğaltıldıktan ve belli büyüklükteki kaplara dikildikten sonra evlere ulaşmaktadır. Dolayısıyla yeni ortama uyum sağlamaları, uzun ömürlü olmaları ve gelişmelerini artırarak kolayca çoğaltılabilmeleri için yetiştirme, bakım gibi teknik ve kültürel uygulamaların bilinçli bir şekilde yapılması gerekmektedir Örneğin, çok pahalı olan bir Avize çiçeği Yuğca falamentosa veya Filamingo çiçeği Anihiirntm andreanum yanlış bakım (su, beslenme, çevre, toprak, saksı) sonucunda ölür ve kaybedilir Çok değerli olan saksılı süs bitkilerinin ev veya ofislerden uzun süreli ayrılmalarda ölmemesi için alınabilecek tedbirleri şöylece sıralayabiliriz.
1. Büyük bir leğene su doldurularak süs bitkileri saksılı olarak bu leğenin etrafına dizilir ve pamuk ipler yardımıyla saksı-su bağlantısı yapılır
2. Tüm çiçekler bir odada toplanır, bir pencere hava ve ışık için açık bırakılır. Bu amaçla banyo veya mutfak kullanılabilir. Banyo küvetinin içme su doldurulur, tuğla taşlan yerleştirilerek saksılar su içinde olmayacak şekilde tuğlaların üzerine yerleştirilir. Eğer mutfaktaki ışık ve sıcaklık yeterli ise aynı işlemler lavabo içinde de yapılabilir Böylece çiçekler 3-4 ay canlı kalabilir.
3. Bahçe veya balkonlardaki saksı 11 süs bitkileri gölge yerlere çekilerek, daha büyük kaplar içine konup saksıları ıslatılarak canlı kalmaları sağlanır.
Tabiatı gereği etrafında yeşil görmeyi çok seven insanların çiçekler tarafından da sevilmesi için;
1. Saksıların yerlerinin sık sık değiştirilmemesi gerekir. Tül perdenin arkasında yetişen bir süs bitkisini güneşe çıkarmaya kalkışmayınız, bırakın orada yetişmeye devam etsin.
2. Saksılı süs bitkilerinin çiçek açmaması veya yeni yaprak oluşturmaması size küs olduğunu göstermez, aksine Fosfor istediğinin işaretidir. Bu amaçla hazır vitamin solüsyonları kullanılabilir.
3. Her yıl bir boy büyük olmak üzere saksısını yenilenmesi gerekir.
4. Dar ortamlardaki az toprak kısa sürede biteceği için mutlaka toprağı yenilenmelidir.
5. Ortam sıcaklığının 18-22 °C arasında olmasını sağlayınız.
Şekil 1.1. Pamuk ip (Fitil) ile saksıdaki süs bitkisinin su ihtiyacının uzun süreli olarak karşılanması.
Güzellik ve zarafetin sembolü olan süs bitkileri her alanda insan yaşamına girmiştir. Ekonomik olarak üretim ve maddi katkı sağlama aşaması ise 20. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Teknoloji çağında olduğumuz şu günlerde makineleşmeye paralel olarak çevre kirliliği artmış ve kentleşme sonucunda kişi başına düşen yeşil alan miktarı azalmıştır. Dolayısıyla süs bitkilerine olan talep gün geçtikse artmaktadır.
Süs bitkileri terimi çok geniş bir anlam ifade eder. Bütün bitki türleri süs bitkisi olarak kullanılabilmektedir. Bir meyve ağacı dış mekan süs bitkisi olarak kullanılabildiği gibi yabani soğanlar ile tropik ormanlardaki doğal bitkiler İç mekan süs bitkisi olarak değerlendirilebilmektedir. Bu nedenle geniş bir bitki topluluğunu kapsayan süs bitkilerini 4 grup altında incelemek mümkündür.
1. Kesme
Çiçekler: Bu grupta çelik, aşı veya doku kültürü ile çoğaltılanlar; soğanlı, yumru tu ve rizomlu olanlar ile tohumdan yetişen süs bitkileri yer almaktadır.
2. Dış Mekan Süs Bitkileri
Bu grupta ibreli ağaç ve ağaççıklar, sarınıcı, tırmanıcı, yer örtücü bitkiler, çim ve mevsimlik bordur bitkileri yer almaktadır.
3. İç Mekan Süs Bitkileri
Salon veya saksılı süs bitkileri olarak da isimlendirilen bu grupta yapraklı, çiçekli ve sarılıcı-tırmanıcı özellik gösteren salon bitkileri yer almaktadır.
4. Doğal Çiçek Soğanları
Türkiye'nin doğal florasında bulunan ve ihraç edilen Galanthus (kardelen), Leucojum ve Cyclamen gibi soğanlı çiçekler bu gruba girmektedir.
Dünya'da 145 ülke 223000 ha'lık alanda süs bitkisi üretmektedir. 11170 ha ile Japonya ilk sırada yer alırken bunu ABD (9279 ha), Hollanda (2499 ha) ve İtalya (3252 ha) izlemektedir. Türkiye'de ise sadece 300 ha'lık bir alanda çiçek üretimi yapılmaktadır. İstanbul, Bursa, Yalova, İzmir, Muğla, Samsun, Trabzon, Ankara, Kırşehir, Antalya, İçel, Adana, İskenderun, Erzurum ve Diyarbakır ilerimiz süs bitkisi üretiminde söz sahibidir. Süs bitkileri üretiminde kullanılan alan bakımından %63'lük bir pay ile dış mekan süs bitkileri ilk sırada gelirken bunu kesme çiçek (%34) ve İç mekan süs bitkileri (%3) izlemektedir. Kesme çiçek satış değerleri bakımından ülkemizde 13 000 000 dolar ile karanfil ilk sırada yer almaktadır. Bunu 102 000 dolar ile krizantem, 18 000 dolar ile gül ve 2 000 dolar ile orkide takip etmektedir. Diğer türlerin toplam satışı ise 337 000 dolardır. Kesme çiçek ihraç eden ülkelerin başında Hollanda (%70), İsrail (%6), Kenya (%4) ve Kolombiya (%4) gelmektedir. Avrupa Birliği ülkelerince ithal edilen kesme çiçekler sırası ile gül (%19), karanfil (%15), kasımpatı (10), orkide (%4) ve glayöl (%0.5)'dür. Ülkemizde süs bitkisi üretimi yapılan iller arasında 3900 da ile İzmir ilk sırada yer almaktadır. Bunu Ankara (2019 da), Antalya (1708 da) ve İstanbul (1482 da) izler. Kesme çiçek üretiminde İzmir (2777 da), Antalya (1477 da) ve Yalova (420 da) ilk üç sırada yer alır.